Hepimiz, yaşadığımız birçok rahatsızlığın çaresini, hem daha çabuk çözüm olması açısından hem de somut bir ilaç içmenin getirdiği güven ile reçeteli ilaçlarda, yani eczanelerde arıyoruz. Aslında rutin hayatımıza adapte edebileceğimiz doğal yöntemler ile çok daha kolay ve sağlıklı yollardan rahatsızlıklarımız geçebilir veya azalabilir mi?
Su ile Yeniden Tanışmanızı Sağlayacak Üç Kaynak
Doğru zamanda, doğru miktarda ve kaliteli su tüketmek bu çarelerden bir tanesi. Bu makalemizde bununla ilgili yazılan önemli 3 kitaptan bahsedeceğiz.
Daha önceki yazılarımızda suyun öneminden bahsetmiştik. Bu makalemizde suyun öneminden, faydalarından söz eden bu 3 kitabı kısaca inceleyeceğiz.
Su – “Hasta Değil Susuzsunuz”
Yazar: Dr. Batmanghelidj
Kitabın yazarı Doktor Feridun Batmanghelidj, hapishanede geçirdiği zamanlarda suyun hastalıklara iyi geldiğini keşfetmiş ve zamanı dolmasına rağmen içerideki hastalarını iyileştirmeden hapishaneden ayrılmayan İranlı bir hekimdir. Batmanghelidj, tahliye vakti geldiğinde, “Lütfen izin verin, ben bir müddet daha burada tutuklu kalmak istiyorum, zira araştırmalarımın en önemli evresine girmiş bulunmaktayım ve bu kadar çok hastayı, dünyanın hiçbir yerinde bu koşullarda bulamam” diyerek, hapishane müdürüne ricada bulunmuş gönüllü bir mahkumdur.
Dr. Batmanghelidj, bir gün koğuşta ülser hastası mahkumlardan birinin şiddetli mide sancılarıyla kıvrandığını görür. Hastanın ilaçlarını içmesine rağmen şikayetleri geçmiyordur. Batmanghelidj, 10 saatten beri bu şekilde ızdırap içinde sancı çeken hasta mahkûma, gayri ihtiyari müdahale eder ve ölmek üzere olduğunu düşündüğü adama iki bardak su içirir. Hastanın şikayetleri 8 dakika içinde geçer.
Batmanghelidj, akut dönem geçtikten sonra hastaya yemekten yarım saat önce 250 ml, yemekten 2,5 saat sonra 250 ml ve aralarda istediği kadar su içmesini önermiştir. Yemek sırasında su içmemesini tavsiye etmiştir ve hastanın şikayetleri tamamen sona ermiştir. O günden sonra Dr. Batmanghelidj, suyun şifa verici etkisi üzerine çalışmalarını yoğunlaştırma kararı alır.
Cezaevinde kaldığı 2,5 yıl içerisinde, yaklaşık 3 bin peptik ülser hastası tutuklu ve hükümlüyü iyileştirir. İlaç olarak yalnızca su kullanmıştır!
Bu kitapta, astım, alerji, hipertansiyon, fazla kilolar ve depresyon gibi birçok rahatsızlığın temelinde vücutta yeterli su olmamasına dair yeni bir buluş anlatılmaktadır.
Bu kitabı okuyunca,
– Erken yaşlanmanın önlenmesini,
– Mide ekşimesi, sırt ve bel ağrıları, artrit, kolit ağrısı, anjinal ağrı, migren gibi ağrıların yok edilmesini,
– Astımın, kısa sürede doğal yolla ve kalıcı olarak iyileştirilmesini,
– İdrar söktürücü veya başka ilaçlar kullanmadan hipertansiyonu iyileştirmeyi,
– Kendinize eziyet etmeden doğal olarak kilo vermeyi öğreneceksiniz.
Su Terapisi
Yazar: James Cooper
“Su Terapisi” adlı bu kitap, yazar James Cooper tarafından, suyun hastalıkları iyileştirme veya önleme gücü ile ilgili uzun yıllardır yapılan hem teorik hem uygulamalı araştırmalarının sonucunda yazılmıştır. Kitabın yazarı James Cooper, 20 yılı aşkın bir süredir sağlıklı yaşamda doğal uygulamaların yanı sıra Yoga Chi Kung uygulamakta ve öğretmektedir. Çalışma ve araştırmaları gereği, sık sık Hindistan’a seyahat eden Cooper, şu anda İngiltere’de yaşamaktadır.
Suyun her alanda hayatımızdaki rolü çok büyüktür. Su, insan sağlığı açısından hayati bir öneme sahip, vazgeçilmez bir maddedir. Su, yalnızca susuzluğu gidermez; aynı zamanda vücudunuzu önemli ölçüde iyileştirir ve arındırır. Hatta suyun içine eklenen bir parça deniz tuzu (veya kaya tuzu), artritten hipertansiyona ve hatta obeziteye kadar pek çok hastalığı tedavi edebilmekte veya hafifletebilmektedir. Cooper bu durumu, “Saf su ve gerçek tuz, yaşam için kesinlikle gereklidir. Bedende hastalık oluşmasına neden olan şey genellikle kasti olmayan kronik susuzluktur” sözleri ile belirtmiştir.
Bu kitapta hem suyun hem kaya tuzunun kullanılması ile ilgili sağlıklı ve bilimsel önerileri bulabilirsiniz. Birçok tedavi için suyun ne kadar önemli olduğu, suyun başlı başına bir mucize olduğu anlatılan bu kitap suyu hayatınıza daha fazla adapte etmeniz için iyi bir kaynak olabilir.
Suyun İyileştirici Gücü
Yazar: Dr. Recai Yahyaoğlu, Mennan Kuzanlı
Sağlıklı bir yaşam için, vücut ağırlığımıza, iklime, doğadaki aktivitemize ve ortam ısısına bağlı olarak belirlenen miktarda suyu tüketmemiz gerekmektedir. Çünkü su, kaslarımız, kalbimiz, dokularımız, tüm hücrelerimiz ve organlarımızın çalışmasını sağlayan, vücudumuzun dışını ve içini temizleyen, toksik maddeleri vücudumuzdan atan hayati bir sıvıdır.
Fakat yeryüzündeki su kaynakları değişiklik göstermekte ve bu durum içtiğimiz suyun kalitesini etkilemektedir. Çünkü su, sadece H2O molekülünden ibaret değildir. Suyun içinde bulunan (+) pozitif yüklü alkali minerallerin (sodyum ve potasyum mineralleri) dengesi, yaşam dinamizmimiz için son derece önemli bir faktör olup, bu dengenin bozulması hücre yeteneklerinin hasara uğramasına neden olabilir.
Hücre hasarının başlaması, yaşlanma sürecinin hızlanması demektir. Saçlarımızın ağarması, cildimizin kırışması, kemiklerimizin içinin boşalmaya başlaması, yüksek tansiyon, kolesterol, romatizma, diyabet ve kanser oluşumunun temel sebebi bu hücre düzeyinde yaşanan bozulmadan kaynaklanır. Bedenimizin ihtiyacı olan mikro yapıdaki canlı alkali iyonize suyu yeterli miktarda içerek çok daha zinde ve sağlıklı kalabilir, yaşlanma hızımızı azaltabiliriz.
İşte bu kitap, suyun yararlarını maksimum hale getirmek için bol miktarda içilmesi gereken alkali nitelikteki suyu ve onun nasıl elde edileceğini bütün yönleriyle ele almaktadır.
Suyun önemini, yararlarını anlatan bu 3 kitabı sizler için inceledik. Suyun insan bedenindeki etkilerinin sadece susuzluğun giderilmesi olmadığını, mutlu yaşamanın ve sağlıklı yaşamanın anahtarı olduğunu bu kaynaklarda teorik olarak bulabilirsiniz. Su ile ilişkilerinizi yeniden düzenlemek; kaliteli, canlı su tüketerek sağlıklı yaşamınız için adım atmak istiyorsanız sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.
